Çalınan Msn Geri Almak

Aşağıdaki video linkine tıklayarak sesli ve videolu anlatımı izleyebilirsiniz…

Video

Hotmail, Windows Live Messenger Kullanıcı adı ve şifrenizin koruması
Microsoft Türkiye olarak tanımadığınız kişileri arkadaş listenize eklememenizi, Microsoft ya da MSN başlığı altında gelen ve sizden şifre ya da kullanıcı adınızı isteyen maillere güvenmemenizi, tanımadığınız kişilerden gelen e-postaları açmamanızı önermekteyiz.
Buna rağmen şifrenizi/kullanıcı adını unutmanız ya da şifrenizi kaybetmeniz halinde aşağıdaki videoyu izleyerek nasıl bu sorunu aşacağınızı öğrenebilirsiniz. Video’da anlatılan formu dolduracağınız ve şifre sorununuzu çözeceğiniz internet adresi şu şekildedir.
https://support.live.com/eform.aspx?productKey=wlidvalidation&ct=eformcs&scrx=1
IP’nizi Belirleme Hakkında Ek Bilgi
Internet bağlantısı yaparken Internet servis sağlayınıza statik IP için başvurdunuzsa ve hep aynı IP ile Internete bağlanıyorsanız o IP adresini Videoda belirtilen kutucuğa giriniz. Bununla ilgili özel bir işlem yapmadıysanız video’da belirtilen kutuyu boş bırakın. Bir çok işyeri statik IP kullanmaktadır, eğer Hotmailinizeya da WindowsLive Messenger servisine iş yerinden sıkça giriş yapıyorsanız, iş yerinizin IT sorumlusundan öğrenip buraya girebilirsiniz.

Hotmail, Windows Live Messenger Kullanıcı adı ve şifrenizin koruması

Microsoft Türkiye olarak tanımadığınız kişileri arkadaş listenize eklememenizi, Microsoft ya da MSN başlığı altında gelen ve sizden şifre ya da kullanıcı adınızı isteyen maillere güvenmemenizi, tanımadığınız kişilerden gelen e-postaları açmamanızı önermekteyiz.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


XSteel Nedir?

Xsteel tasarlanmış yapısal bir konstruksiyonu ile genel görünüşler, kesitler, detay resimleri, ileri derecede raporlama, malzeme listeleri ve CNC dosyalarını otomatik olarak üretebilen bütünleşmiş bir çelik konstrüksiyon çizim ve imalat programıdır.Ayrıca 10. versiyondan sonraki sürümleri modelin statik analizini de yapmaya yöneliktir. Kullanıcı(single-user) yada kullanıcılar(multi-user), üç boyutlu modelin üzerinde çalışabilir. Bu model, planlama ve üretim için bütün bilgileri içerir.
Xsteel’in nesne yönelimli çalışıyor olması yapı temelini, birleşim tiplerini ve malzemeleri anında üretecek araçları kullanıcıya sağlar, ileri düzeyde modellemede ve çizimde zaman faktörünü en iyi şekilde kullanabilmesine yardımcı olur.
Xsteel konstrüksiyondaki jointlerin de kullanılan plaka ,civata ve flanş gibi elemanların da noktasal statik analizini yaparak gerekli malzeme miktarını tespit etmemize olanak sağlar.

Xsteel tasarlanmış yapısal bir konstruksiyonu ile genel görünüşler, kesitler, detay resimleri, ileri derecede raporlama, malzeme listeleri ve CNC dosyalarını otomatik olarak üretebilen bütünleşmiş bir çelik konstrüksiyon çizim ve imalat programıdır. Ayrıca 10. versiyondan sonraki sürümleri modelin statik analizini de yapmaya yöneliktir. Kullanıcı(single-user) yada kullanıcılar(multi-user), üç boyutlu modelin üzerinde çalışabilir. Bu model, planlama ve üretim için bütün bilgileri içerir.

Xsteel’in nesne yönelimli çalışıyor olması yapı temelini, birleşim tiplerini ve malzemeleri anında üretecek araçları kullanıcıya sağlar, ileri düzeyde modellemede ve çizimde zaman faktörünü en iyi şekilde kullanabilmesine yardımcı olur.

Xsteel konstrüksiyondaki jointlerin de kullanılan plaka ,civata ve flanş gibi elemanların da noktasal statik analizini yaparak gerekli malzeme miktarını tespit etmemize olanak sağlar.

Diğer Benzer Yazılar:


Google DNS

Google Genel DNS (Domain Name System) 3 Aralık 2009’da Google tarafından hizmete sokulmuş ücretsiz bir DNS hizmetidir [1],Google’nin daha hızlı web projesi kapsamında planlanmıştır

Google Genel DNS (Domain Name System) 3 Aralık 2009’da Google tarafından hizmete sokulmuş ücretsiz bir DNS hizmetidir, Google’nin daha hızlı web projesi kapsamında planlanmıştır.

Hizmet aşağıdaki DNS Numaralarıyla sağlanmaktadır:

8.8.8.8

8.8.4.4

Diğer Benzer Yazılar:


Dünya Nutella Günü

İlk Nutella şişesi İtalya’daki Ferrero fabrikasından 20 Nisan 1964′te çıkmış. Şu anda ise, sadece İtalya’da bir senede 179.000 ton kadar üretiliyor. Gerçek tarifi Ferrero tarafından saklı tutuluyor.
Nutella’nın tarifi ülkeden ülkeye farklılık gösterebiliyor. Örneğin İtalya’da satılan Nutella, Fransa’da satılan Nutella’ya oranla daha az şeker içeriyor. Nutella fındık kreması adı altında pazarlanıyor. İtalyan yasalarına göre çikolata kreması adı altında pazarlanması yasak; çünkü içerdiği kakao yoğunluğu buna uygun değil.
Nutella’daki kalorinin yarısına yakını yağdan, %40′lık kısmı ise şekerden geliyor. Unutmayalım 100 gram Nutella’da yaklaşık 525 kkal bulunuyor.
Nutella, İtalya’da sosyal ve kültürel olarak oldukça önemli. Üzerine birçok kitap yazılmış. Hatta Nina Moretti’nin Bianca adlı filminde, kahraman sinir bozukluğunu yenmek için dev bir Nutella kavanozundan Nutella yiyor. Nutella’nın ünü İtalya ile sınırlı değil elbet. Ünü duyulur duyulmaz Amerikan market raflarındaki yerini almış ve Nutella Amerika sözcüsü ise İtalya’da büyümüş olan ünlü basketbol oyuncusu Kobe Bryant olmuş. Birçok rakibi üretilmiş. Wikipedia‘da Nutella’nın Türkiye’deki rakibi olarak Ülker’in piyasaya sürdüğü Çokokrem verilmiş.
200 ila 2007 yılları arasında, Nutella’nın Sık Sorulan Sorular (FAQ) bölümünde; içeriğindeki fıstık yağının özel bir işlemden geçirildiği, bu şekilde içindeki proteinden arındırıldığı ve bu şekilde alerjik özelliği de olmadığı belirtiliyordu. Daha sonra bu yazılanlar kaldırıldı. İçeriğinde eser miktarda fıstık bulundurduğundan, alerjik reaksiyonlara yol açmaması için Avustralya, İngiltere ve Kanada’da okulların öğle yemeği menülerinden çıkarıldı. Bu okullar kendilerine “Nut-free zones (Nutellasız Bölgeler)” adını verdiler. 2007 sonlarından itibaren ise, Amerika ve Kanada’da satılan Nutella’larda fıstık yağı kullanılmamaya başlandı.
İşte bu güzide ürün adına senede bir gün ayrılmış: 5 Şubat Dünya Nutella Günü ilan edilmiş

İlk Nutella şişesi İtalya’daki Ferrero fabrikasından 20 Nisan 1964′te çıkmış. Şu anda ise, sadece İtalya’da bir senede 179.000 ton kadar üretiliyor. Gerçek tarifi Ferrero tarafından saklı tutuluyor.

Nutella’nın tarifi ülkeden ülkeye farklılık gösterebiliyor. Örneğin İtalya’da satılan Nutella, Fransa’da satılan Nutella’ya oranla daha az şeker içeriyor. Nutella fındık kreması adı altında pazarlanıyor. İtalyan yasalarına göre çikolata kreması adı altında pazarlanması yasak; çünkü içerdiği kakao yoğunluğu buna uygun değil.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


Google Siyah Olsaydı

Eğer google siyah olsaydı yılda 3000 Megawatt elektrik tasarrufu olacakmış.Beyaz olan bir ekran yaklaşık olarak 74 watt elektrik tüketiyormuş.
Siyah bir ekransa yaklaşık olarak 59 watt.Google, günde yaklaşık olarak 200 milyon ziyaretçi alıyor. Her ziyaretçinin ortalama 10 saniye arama süresi olsa; Google, günde 550.000 saat görüntüleniyor.
Eğer sayfa siyah olsaydı toplamda 15 watt’lık bir kazancımız olacaktı. bu da dünya çapında 8.3 megawatt/saat lik bir enerji kazanımı demekti ya da yılda 3000 megawatt/saat. Sitede yapılan birkaç kod değişikliği ile yılda 300.000$ lık enerji tasarrufu olurdu.

Eğer google siyah olsaydı yılda 3000 Megawatt elektrik tasarrufu olacakmış.Beyaz olan bir ekran yaklaşık olarak 74 watt elektrik tüketiyormuş.

Siyah bir ekransa yaklaşık olarak 59 watt.Google, günde yaklaşık olarak 200 milyon ziyaretçi alıyor. Her ziyaretçinin ortalama 10 saniye arama süresi olsa; Google, günde 550.000 saat görüntüleniyor.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


Kar

Çok sayıda kar kristal çeşidi olmasına rağmen hepsi altı köşelidir. Kar tanelerinin kristal yapıları birbirinin tıpa tıp aynısı değildir. Mikroskopla büyütülen kar taneleri üzerinde yapılan araştırmalarda, kristal yapıları birbirinin aynı olan iki kar tanesine rastlanmıştır. Kar kristalleri üzerinde ilk araştırmaları yapan ABD’li Wilson Bentley, gördüğü muhteşem sanat karşısında adeta büyülenmiş ve elli yıl boyunca sürekli kar kristali fotoğrafı çekmiştir. Elde ettiği 6000 resim içinde kristal yapıları birbirinin aynı olan iki kar tanesine rastlayamamıştır. Daha sonraları diğer bilim adamlarının sürdürdüğü çalışmalar neticesinde şimdiye kadar kar tanecikleri arasında aynı büyüklükte, aynı şekilde ve aynı sayıda su molekülü ihtiva eden iki kristal bile bulunamamıştır.
Çapları 2-4 mm, ağırlıkları ise yaklaşık 0,005 gram olan kar tanecikleri havanın gösterdiği direnç sebebiyle süzülerek (limit hızla) yere inerler. Bu inme sırasında tanecikler birbirlerini ittiklerinden yapışmazlar. Özelliklerini koruyarak yere inerler. Bunlar güneş ışığını tamamen yansıttıkları için beyaz olarak görülürler. Kar yağışı genellikle hava sıcaklığı -4 °C ilâ -20 °C arasındayken olur. Bu yağış, sıcaklık sıfırın altında birkaç derece olduğunda ağır, nemli, ebatları bir santimetreye ulaşan parçalar halinde gerçekleşir. “Lapa lapa kar yağması” tabiri bu durum için kullanılır. Atmosfer ile toprağın sıcaklıkları eşit olursa yüzeye ulaşan kar hemen erimez. Toprak sıcaklığı atmosfer sıcaklığının üzerinde ise, yere düşen kar kısa sürede erir.
Dünya üzerinde bir bölgede, kar yağışı olma ihtimali, o bölgenin ekvatordan uzaklık ve deniz seviyesinden yüksekliği ile doğru orantılıdır. Buna rağmen ılıman bölgelerin kara iklimi görülen kısımlarında, ekvatordan uzaklık ve denizden yükseklik şartları yeterli durumda olmasa bile, kar yağışı görülür. Yapılan araştırmalarda bütün yağışların altı veya sekizde birinin kar olarak gerçekleştiği anlaşılmıştır. Karın, tarım toprağını koruması ve nemli tutmasında önemi büyüktür. Kar, yeryüzü ve yeraltı su rezervlerinin ana kaynağıdır.
Kar, -8 °C’de, bitkilerin üzerinde ince bir hava tabakası bırakarak, bu bölgeyi 0 °C olacak şekilde örter. Kış boyunca toprak ve bitkileri donmaktan koruyan kar, ilkbaharda sıcaklığın artmasıyla eriyerek nehirlere ulaşır. Ayrıca kışın yağan ve dörtte üçü üst kısımlarda kalan kar, yaz kuraklığına karşı da toprağı ve bitkileri korumuş olur. Karda bulunan amonyak, kar erimesiyle birlikte toprakta kalır. Bu amonyak, azot bakterileri tarafından kalsiyum nitrat gibi azot tuzlarına çevrilerek bitkilerin azot ihtiyacını karşılar.

Çok sayıda kar kristal çeşidi olmasına rağmen hepsi altı köşelidir. Kar tanelerinin kristal yapıları birbirinin tıpa tıp aynısı değildir. Mikroskopla büyütülen kar taneleri üzerinde yapılan araştırmalarda, kristal yapıları birbirinin aynı olan iki kar tanesine rastlanmıştır. Kar kristalleri üzerinde ilk araştırmaları yapan ABD’li Wilson Bentley, gördüğü muhteşem sanat karşısında adeta büyülenmiş ve elli yıl boyunca sürekli kar kristali fotoğrafı çekmiştir. Elde ettiği 6000 resim içinde kristal yapıları birbirinin aynı olan iki kar tanesine rastlayamamıştır. Daha sonraları diğer bilim adamlarının sürdürdüğü çalışmalar neticesinde şimdiye kadar kar tanecikleri arasında aynı büyüklükte, aynı şekilde ve aynı sayıda su molekülü ihtiva eden iki kristal bile bulunamamıştır.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


Masa Tenisinin Tarihçesi

Nispeten genç bir spor olmasına (tenisten daha yeni ve basketboldan biraz daha eski) rağmen, masa tenisinin kaynağı hiç bir zaman kesin olarak bilinmemektedir. .
Bu sporun salon tenisi adıyla bilinen en eski şekli 1880 li yıllarda Hindistan ve Güney Afrika’daki İngiliz ordu subayları tarafından oynanırdı. Puro kutularının kapaklarını raket, yuvarlatılmış şarap şişesi mantarlarını da top olarak kullanırlardı. File olarak da kitapları kullanıyorlardı.
1890 lı yıllarda İngiltere’de bu oyunun diğer versiyonları geliştirildi. Bunlar “whiff whaff” ve “gossima” gibi değişik isimlere sahiptiler ve Parker Brothers firması masaya kurulabilen portatif net, dışı file kaplı küçük bir top ve minyatür raketlerden oluşan salon tenisi kitleri satmaya başladı.
1900 yılında Amerika’yı zayaret eden İngiliz James Gibb, dönerken yanında bazı içi boş selüloid toplardan getirdi ve arkadaşlarıyla salon tenisini bu topları kullanarak oynamaya başladı. Gibb, topun rakete ve masaya çarptığı zaman çıkardığı sesi temsil eden “ping pong” ismini kulanmaya başladı.
Fakat 1901 yılında İngiliz spor ekipmanları üreticisi olan John Jacques “Ping Pong” ismini kendi adına tescil ettirdi ve bu ismin Amerika haklarını Parker Brothers firmasına sattı. Onlar da yeni kitlerini bu isimle çıkardılar.
Bir başka İngiliz, E. C. Goode, 1902 yılında tahta raketinin yüzeyini pürüzlü lastikle kaplayarak topa falso vermeyi başardı. Aynı yıl İngitere’de Ping Pong Federasyonu kuruldu fakat isim hakkının Parker Brothers firmasında olmasından ve dolayısıyla ekipmanların çok pahalıya çıkmasından dolayı 3 yıl sonra kapandı.
Buna rağmen diğer üreticilerin genel bir isim olan table tennis (masa tenisi) adı altında sattıkları ekipmanlarla bu spor İngiltere ve Avrupa’da sessizce yaygınlaştı. 1921 yılında İngiltere’de yeni bir masa tenisi federasyonu kuruldu. Peşinden de 1926 yılında İngiltere, İsveç, Macaristan, Hindistan, Danimarka, Almanya, Çekoslovakya, Avusturya ve Galler’in Berlin’de yaptıkları  toplantıda Fédération Internationale de Tennis de Table (International Table Tennis Federation – Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu) kuruldu.
İlk dünya şampiyonası 1927 yılında Londra’da yapıldı. Bu yıldan 2. dünya savaşına kadar tüm şampiyonalar Macaristan’ın egemenliği altında geçti. Bu zamanların en iyi oyuncuları bayanlarda yedi dünya şampiyonası kazanan Macar Maria Mednyanszky ve beş defa dünya şampiyonu olan yine Macar Viktor Barna’ydı. Çekoslovakya ve Romanya’lı sporcular da bazı şampiyonaları kazandılar.
Amerika Ping Pong Federasyonu 1930 yılında kuruldu fakat sadece Parker Brothers firmasının ekipmanları kullanılabildiği için üye sayısı fazla olamadı. 1933 yılında iki rakip federasyon daha kuruldu. Bunlar U.S. Amatör Masa Tenisi Federasyonu ve Ulusal Masa Tenisi Federasyonuydu. Bu üç gurup 1935 yılında birleşerek U. S. Masa Tenisi Federayonu adını aldı. 1994 yılında da adını U.S.A. Table Tennis olarak değiştirdi.
İkinci dünya savaşından sonra bir süre daha orta Avrupalı oyuncuların egemenlikleri sürdü. 1953 yılından itibaren Asya’lı oyuncuların egemenliği başladı. Asya’lı yıldız oyuncuların aniden ortaya çıkmalarının bir sebebi Japon Horoi Satoh’ın 1952 yılında ilk defa kullandığı süngerli lastiklerin kullanılmaya başlamasıdır. Bu yeni malzeme oyunu hızlandırdı ve oyuncuların topa daha fazla falso vermelerine imkan sağladı.
Asya’lı oyuncular “Penholder tutuşu” adı verilen ve raket sapının başparmak ile işaret parmağı arasında tutulduğu bir tutuş şekli geliştirdiler.  Bu tutuş şeklinde her tür vuruş için raketin aynı yüzünü kullanıyordu (artık bu tutuş ile raketin her iki yüzünü de kullanan oyuncular vardır). Bu tutuş bugün bir çok üst seviye uluslararası oyuncu tarafından kullanılmaktadır.
1988 yılında masa tenisi erkek ve bayanlarda tekler ve çiftler müsabakalarını içeren olimpik bir spor haline geldi.

Nispeten genç bir spor olmasına (tenisten daha yeni ve basketboldan biraz daha eski) rağmen, masa tenisinin kaynağı hiç bir zaman kesin olarak bilinmemektedir. .

Bu sporun salon tenisi adıyla bilinen en eski şekli 1880 li yıllarda Hindistan ve Güney Afrika’daki İngiliz ordu subayları tarafından oynanırdı. Puro kutularının kapaklarını raket, yuvarlatılmış şarap şişesi mantarlarını da top olarak kullanırlardı. File olarak da kitapları kullanıyorlardı.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


Erkek Kuaförü ve Kadın Kuaförü Arasındaki Farklar

– Erkek kuaförünün önünde bayanlar beklemez.
– Bayan kuaförlerinin önünde mutlaka bekleyen bir erkek bulunur.
– Erkek kuaförlerinde erkekler çalışır.
– Kadın kuaförlerinde hem erkekler hemde kadınlar çalışır.
– Erkek kuaföründe bir saç kesimine genellikle 5 – 15 tl. arası bir meblağ ödenir.
– Bayan kuaförlerinde fiyat konusunda bir üst sınır yoktur.
– Erkek kuaförlerinde en fazla yanaklara sir yapılır. çıplak erkek görme ihtimaliniz yoktur.
– Bayan kuaförlerinde tüm vücuda ağda yapılabilir.
– Erkek kuaförlerinde bolca küfür duyulur maç muhabbeti yapılır aaaaa geçilir.
– Bayan kuaförlerinde dedikodu yapılırnispeten daha kibardır.
– Erkek kuaförlerinde damat traşı vardır.
– Bayan kuaförlerinde gelin başı vardır.
– Erkek kuaförlerinde genelde herif kolunuza değdirir.
– Bayan kuaförlerinde böyle birşey olmaz.
– Erkek kuaförlerinde kasıntı bir teknoloji şekil vardır.
– Bayan kuaförlerinde herşey yerine oturmuştur yadırganmaz.
– Erkek kuaförlerinde amcam saçınızı keserken çay-sigara yapar saçınıza başınıza üfler dumanı.
– Bayan kuaförlerinde böyle bir şey söz konusu dahi olamaz.
Evet…
Erkekler kuaförden çıkınca;
– “Saatler olsun abi” şeklinde konuyu kapatırlar.
Kadınlar ise;
– “bıdıbıdıbıdı…”
Saçları hakkında günlerce konuşurlar.
Erkek kuaföründen çıkan erkeğin psikolojisi pek fazla değişmez ancak kadın kuaforunden çıkan bir kadının psikolojisi değişir. Dolayısıyla kadın kuaförlerinin mutlu ya da mutsuz edici etkisi vardır. Erkek kuaförlerinin yoktur.

– Erkek kuaförünün önünde bayanlar beklemez.

– Bayan kuaförlerinin önünde mutlaka bekleyen bir erkek bulunur.

– Erkek kuaförlerinde erkekler çalışır.

– Kadın kuaförlerinde hem erkekler hemde kadınlar çalışır.

– Erkek kuaföründe bir saç kesimine genellikle 5 – 15 tl. arası bir meblağ ödenir.

– Bayan kuaförlerinde fiyat konusunda bir üst sınır yoktur.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


Casus Yazılım Nedir?

Casus yazılım, tanıtım, kişisel bilgi toplama veya onayınızı almadan bilgisayarınızın yapılandırmasını değiştirme gibi belirli davranışları gerçekleştiren yazılımlar için kullanılan genel bir terimdir.
Aşağıdaki durumlarda bilgisayarınızda casus yazılım veya başka bir istenmeyen yazılım olabilir:
– Web’de olmadığınız zamanlarda bile açılan reklam pencereleri görüyorsunuz.
– Web tarayıcınızın ilk açtığı sayfa (giriş sayfanız) veya tarayıcınızın arama ayarları bilginiz dışında değişmiştir.
– Tarayıcınızda istemediğiniz yeni bir araç çubuğu fark ediyorsunuz ve bu araç çubuğundan kurtulmak zor oluyor.
– Bilgisayarınızın belirli görevleri tamamlaması normalden daha uzun sürüyor.
– Bilgisayarınız aniden daha çok kilitlenmeye başlıyor.
Casus yazılım genellikle, reklam pencereleri görüntüleyen yazılımla (reklam yazılımı denir) ya da kişisel veya önemli bilgileri izleyen yazılımla ilişkilendirilir. Bu, reklam sağlayan veya çevrimiçi etkinliklerinizi izleyen her yazılımın kötü olduğu anlamına gelmez. Örneğin, hedeflenen reklamları almayı kabul etmeniz “karşılığında” bir müzik hizmetine ücretsiz kaydolabilirsiniz. Koşullarını anladıktan ve kabul ettikten sonra, bunun adil bir anlaşma olduğuna karar verebilirsiniz. Ayrıca şirketin sizin için görüntüleyeceği reklamlara karar vermesi için çevrimiçi etkinliklerinizi izlemesine izin vermeyi de kabul edebilirsiniz.
Diğer istenmeyen yazılım çeşitleri bilgisayarınızda rahatsız edici değişiklikler yapabilir ve bilgisayarınızın yavaşlamasına veya kilitlenmesine neden olabilir. Bu programlar, Web tarayıcınızın giriş sayfasını veya arama sayfasını değiştirebilir ya da tarayıcınıza istemediğiniz veya gerek duymadığınız ek bileşenler ekleyebilir. Buna ek olarak bu programlar, ayarlarınızı daha önceki özgün değerlerine döndürmenizi de zorlaştırır. Bu tür istenmeyen programlara genellikle casus yazılım denir.
Tüm durumlardaki temel nokta, sizin veya bilgisayarınızı kullanan kişinin, yazılımın ne yapacağını anlayarak veya anlamadan yazılımı bilgisayarınıza yüklemeyi kabul etmiş olmasıdır.
Casus yazılımın veya diğer istenmeyen yazılımların sisteminize girebilmesinin çeşitli yolları vardır. Müzik veya video dosyası paylaşım programı gibi istediğiniz başka bir yazılımı yüklerken bu yazılımın da gizli olarak yüklenmesi, çok karşılaşılan bir hiledir.

Casus yazılım, tanıtım, kişisel bilgi toplama veya onayınızı almadan bilgisayarınızın yapılandırmasını değiştirme gibi belirli davranışları gerçekleştiren yazılımlar için kullanılan genel bir terimdir.

Aşağıdaki durumlarda bilgisayarınızda casus yazılım veya başka bir istenmeyen yazılım olabilir:

– Web’de olmadığınız zamanlarda bile açılan reklam pencereleri görüyorsunuz.

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar:


İnternet Ne Kadar Güvenli?

Dosyada yer alan MSN kayıtları açık ve net bir şekilde Internet iletişiminin birileri tarafından izlendiğini kanıtlıyor.
Pek çok ülkede durum bizdekinden çok farklı değil.Hatta ABD, İngiltere, Almanya gibi bazı ülkelerde Internet’in tamamını düzenli olarak takip edilmesi yasalarla garanti altına alındı ya da alınmaya çalışılıyor.Benzer bir yasa çalışmasının ilerleyen süreçte bizde de yapılması oldukça yüksek bir olasılık.Peki bu şartlar altında Internet’i kullanmak ne kadar güvenli?
Ziyaret ettiğimiz siteler, bloglar, sosyal ağlardaki profillerimiz, MSN ve benzeri programlar üzerinden yaptığımız görüşmelerin kayıtları net kullanıcısının profili çıkartılabilir.Türkiye Internet kullanıcıların profillerinin fişlemeye seven çeşitli ‘yetkililerin’ ne kadar hoşuna gideceğini bir an düşünün.Dahası da var: Bizim için sıradan olan, arkadaşlımızla yaptığımız bir sohbet sırasından sarf ettiğimiz bir cümle hakkımızda dava açmak için ya da hakkımızda açılan bir davada kanıt olarak kullanılabilir.Hiçbirini yapmasalar bile Internet iletişiminin takip edilmesi kişi hayatının gizliliğini ihlal eden bir durumdur.
Bunların dışında herhangi biri bağlı olduğunuz ağda iletilen veri paketlerin tümünü izleyip toplayarak sizin görüşlerinizi çok da zorlanmadan izleyebilir.
Bütün bu şartlar altında Internet’i kullanırken daha titiz olmak gerekiyor.İletişimi çift taraflı olarak şifrelemek için çeşitli yazılımlar var:
Sesli iletişimde sağlam şfreleme yapan ve kullanışlı bir program olan Skype tercih edilebilir.
Msn yerine şifreli iletişim sağlayan ve sesli görüşme desteği de olan GoogleTalk kullanılabilir.Bu elbette MSN listenizdeki kişilerin bir kısmı ile görüşmeniz GoogleTalk’a geçmemeleri nedeniyle zorlaşacaktır ancak siz yeterince ısrarcı olursanız bu bir sorun olmaktan çıkar.
E-posta ve dosya gönderiminde GNU Privacy Guard – GPG kullanılabilir.
Web’de gezinirken anonim Proxy sunucuları, https protokolü kullanan web Proxyler, ve tor gibi yazılımlar şifrelenmiş bağlantılar üzerinden Internete çıkmanızı ve dolayısıyla daha zor izlenmenizi sağlayacaktır.
İşletim sistemi olarak güncel bir Linux da dağıtımı kullanmak işleri bilgisayarınıza sızmak isteyenler için oldukça zorlaşacaktır.
Bütün bunlar her ne kadar zaman zaman paranoyaklık seviyesinden önlemler olarak düşülse de Internet’in mevcut durumu göz önünde bulundurulduğunda işin aslında gerçekten bu kadar vahim olduğu ortaya çıkacaktır.Bu tedbirler –izlensek de izlenmesekde- en azından belli bir seviyede güvenlik sağlayacaktır.Sonuç olarak ‘Paranoyak olmam izlenmediğimi kanıtlamaz’

Dosyada yer alan MSN kayıtları açık ve net bir şekilde Internet iletişiminin birileri tarafından izlendiğini kanıtlıyor.

Pek çok ülkede durum bizdekinden çok farklı değil.Hatta ABD, İngiltere, Almanya gibi bazı ülkelerde Internet’in tamamını düzenli olarak takip edilmesi yasalarla garanti altına alındı ya da alınmaya çalışılıyor.Benzer bir yasa çalışmasının ilerleyen süreçte bizde de yapılması oldukça yüksek bir olasılık.Peki bu şartlar altında Internet’i kullanmak ne kadar güvenli?

Devamını Oku

Diğer Benzer Yazılar: