Evinizden kilometrelerce uzağa gidiyorsunuz. Yepyeni ve bir o kadar da yabancı bir ortam. Aileniz, sevdikleriniz ve alıştığınız her şeyi arkanızda bırakıp, tek başınıza eğitim görmek üzere farklı bir kültüre giriyorsunuz. Bir anda ” buraya neden geldim” diye düşünmeye başlıyorsunuz. İşte o andan itibaren düşünebildiğiniz tek şey geri dönmek…
Endişe etmeyin, siz “ Ev Hastalığı” geçiriyorsunuz.. Ve eğer izin verirseniz kısa süre içinde geçip, gidecek…
Dünyadaki yaygın ismiyle “ Home Sickness “ tam olarak Türkçe’de Ev Hastalığı demek. Gerçekten de bir çeşit psikolojik hastalık hali. Alıştığı ortamdan uzun süre ayrı kalan kişilerde özellikle ilk bir hafta, 10 gün içinde görülen bizim tam “yoğun sıla özlemi” diye ifade edebileceğimiz bir durum. Ama sadece özlem olarak ifade etmek yetersiz kalıyor. Çünkü gerçek olan, bu özlem duygusunun yarattığı rahatsızlık ve mutsuzluk hissi.
Yurtdışına uzun süreli eğitime gidenlerde bu psikolojik durum hemen herkesin başına gelebiliyor. 17 yaşındaki bir lise öğrencisi “home sick” olabileceği gibi, 30 yaşındaki bir master öğrencisi de “ ev hastalığına” yakalanabiliyor. Yurtdışına gitmeyi çok istemiş olmanız, yıllarca Amerikan okullarında okumuş olmanız, ana diliniz gibi İngilizce biliyor olmanız bu durumu yaşamamanız için birer etken değil. Önceden uyarılmış olmanız ve böyle bir rahatsızlığı yaşamayacağınıza dair telkin yapmış olmanızda genellikle yeterli olmuyor. Gittikten sonra 10 gün içinde kendini gösteren bu ruh hali kimisinde günlerce süren ağlama krizlerine, kimisinde hiç bitmeyecekmiş gibi gelen şikayetlere, kimisinde de olayları çarpıtmalara kadar varıp, kişilerin sadece negatif gözlükler ile çevreye bakmalarını sağlayabiliyor. Ama ev hastalığına yakalananların en belirgin ortak noktası belki de gittikleri ilk günden itibaren şiddetle duydukları geri dönme arzusu.
Bu tüm dünyada adı konmuş psikolojik durumdan kurtulmanın aslında tek bir çaresi var. O da yaşanabilecek bu ruh halini bilip, başına geldiği vakit, sabırla geçmesini beklemek. Çünkü bu psikolojik hal aynı grip virüsü gibi önce insanı sarsıyor ve güçsüz bırakıyor ama kendinize iyi bakarsanız da çok kısa bir zaman içerisinde – ki genelde 2 hafta – hiçbir iz bırakmadan geçip, gidiyor. Yapılacak tek şey, gitmesine izin vermek. Home Sickness süreci içerisindeyken yaşanan her duygunun doğallığını kabul edip, ortama ayak uydurmaya çalışmak, derslere yoğunlaşarak en kısa sürede yeni arkadaşlar edinmek ve ihtiyaç duyulduğu takdirde okullardaki psikolojik danışmanlardan yardım almak yapabilecek en doğru hareketler olacaktır.
Duyulan yoğun dönme isteği ile baş edebilmek için aslında ailelere de önemli görevler düşüyor. Çünkü %1 oranında da olsa bu istekle baş edemeyip, geri dönen öğrenciler mevcut. Çocuklarının ilk hafta içerisindeki şikayetlerini, mutsuzluk söylemlerini ve dönme isteklerini çok fazla dikkate almadan, en azından iki hafta sabretmelerini sağlamak için destek olmaları, olayların olumlu yönlerini onlara göstermeye çalışmaları, o kısa ama zorlu dönemde çok faydalı olacaktır.
Bu dönemi atlatan kişi hızla bulunduğu ortama adapte olmaya, kendisine bir çevre yaratmaya, yaşadıklarının olumlu yanlarını görmeye başlayacak ve sürekli şikayet ettiği konuların aslında onu hiçte rahatsız etmediğini görecektir.
Yine de özellikle Amerika’ya gittiğinizde ilk 10 gün içinde en çok duyacağınız soru “ Are you home sick yet “ olacaktır. Cevabınızın “NO” olması dileğiyle…
HOME SICKNESS BELİRTİLERİ
* Şiddetli geri dönme isteği
* Yoğun aile özlemi
* Bulunulan ortamdan kendini soyutlama
* Çevrede bulunan herşeye aşırı tepki gösterme
* Sürekli şikayet hali
* Arkadaş edinememe
* İçindeki mutsuzluğun sebebini çevresinde arama, her türlü olayı problem etme
* Mutsuz, isteksiz ve olumsuz ruh hali
Diğer Benzer Yazılar:
- Astrill VPN SSL Bağlantı Hata Çözümü / Astrill VPN SSL Connection Error Solution
- Bilinmesi Gereken Farklı Bilgiler
- En Popüler Instagram Tagları
- Michael Jackson, Öne Eğilirken Kütleçekimini Nasıl Yeniyordu?
- WhatsApp’ta Mavi Tiki Kapatma